4 Şubat 2013 Pazartesi

FARC-EP GERİLLALARI İLE BARIŞ GÖRÜŞMELERİ ÜZERİNE-2

GERİLLANIN BARIŞI - KOLOMBİYA

Röportaj:Metin YEĞİN- Merve Tuba TANOK

Şu anda, çok kısa zaman önceye kadar, bize bir terörist örgütlenme diye söz edenler, bir geceden sabaha bakıyorsun 'teröristler' nerede? Bu çok ironiktir Kolombiya Başkanı için. Bu durumda terörist tanımlaması sona eriyor ve ABD de, Avrupa Birliği de bizle, 'terörist örgütlenme' ile bir çıkış arıyor. Hiçbir devlet bir masaya diyolog için oturmaz. Biz devrimci bir örgütlenmeyiz, askeri politik bir örgütlenmeyiz.







M.Y: Biz başka deneyimleri de biliyoruz mesela Guatemala, El Salvador... Dehşet verici bir savaş vardı. Her gün 7-8 kişi ölüyordu. Bugün Guatemala'da, El Salvador'da barış var ama daha çok insan ölüyor uyuşturucu ticaretinden, yoksulluktan sokaklarda... FARC'ın fikri ne? Bu meseleleri düşünüyor mu?

Marcela Gonzales: Bu kaos durumundan radikal bir ayaklanma ile ulaşacak orijinal çözümü yaratmak çok zor FARC açısından da. Çünkü hükümetlerin Kolombiya halkına silahla saldırması bir gelenek. Biz bunun karşısında Kolombiya'da barış için birçok dönüşüm politikası talep ediyoruz. Buna ilişkin diyalog sırasında, 3-4 değil, 52 kadar tartışma konusu ortaya koyuyoruz. Daima kapitalist sistem, şu anki işleyen sistem, mevcut problemlerin nedeni o zaten... Bu durumda, bu gerçeklik ile birlikte Kolombiya'nın daha iyi bir yaşama biçimine kavuşmasını sağlamak için uğraşıyoruz. Gerçeklik öldürmelerden, kayıplardan, cezaevlerinden, politik baskıdan, kan dökmeden ibaret, bu yüzden barışa ilişkin anlaşabilmek sahiden tam anlamıyla zor.

M.Y: Şu an da FARC ne istiyor? Bir otonomi istiyor mu mesela? Mesela Kürt hareketi bir 'demokratik özerklik' talep ediyor. FARC bir bölüm için mi bir çözüm talep ediyor yoksa Kolombiya için bütün bir değişiklik mi istiyor?

Marcela Gonzales: Biz bütün bir çıkış talep ediyoruz. Bütün Kolombiya için, bütün problemler için bir çözüm. Çünkü bu, herkesin hakkı. Biz Kolombiyalıların bütün hakları için mücadele ediyoruz. Bunun içinde eğitim hakkı olmadan, sağlık hakkı olmadan, yaşama hakkı olmadan olabilmesi mümkün değil. Kamu hizmetlerinin yüksek ödemeler karşılığında gerçekleşmesi mümkün değildir. Kolombiya'da çok az oranda insanın hakları vardır.Düşünün çok zengin bir ülke. İklimimizin her şeyi üretebilme şansı var. Ancak zenginlikten sadece çok az insan yararlanır. İşte bu tek elde temerküz sefalete yol açar. Bu radikal durumu ortadan kaldırmak çok zor çünkü biz bu durumu ortadan kaldırmak için gerillacılık yapıyoruz. Biz ev almak için, araba almak için değil sadece kendi ailemiz ile yaşantımızı daha mutlu olarak sürdürebilmek için değil. Bunu hükümetin de öğrenmesi gerekir. Biz araba, ev ya da hükümeti paylaşmak için ilişkin değil bütünsel olarak ortadan kaldırmak için uğraşıyoruz. Biz radikal olarak, bütün problemlerin ortadan kalkması için bir çözüm arıyoruz. İşte bizim masada konuştuklarımız bu. Biz bütün bunlara çözüm bulacağız.

M.Y: Sizin özel bir mesajınız var mı? Türkiye'deki kadınlara? Kürt hareketine? Çünkü kadınlar tabiî ki gerillaya katılıyor ama bir de, Kürt kadın gerilla hareketi var. Onlara özel bir şey söylemek istiyor musunuz?

Marcela Gonzales: Öncelikle çok mutlu oldum çünkü gerillalar sosyal bir adalet için mücadele eder. Gerilla varsa sosyal adalet için mücadele de vardır. Mutluyum, çünkü halk için silahlı mücadele verenler var. Gerilla örgütlerinin, devrimci hareketlerin bu süreçte, FARC'ın bu sürecinde bizim ile dayanışmalarından çok mutlu oluruz. Çünkü biliyoruz ki eğer bütün dünya halkları, birlikte mücadele etmezse, sistemin baskılarına, çok büyük gücü olan sömürgecilere karşı mücadele etmek çok zordur.

M.Y.: Kumandan Ricardo... Bir başka açıdan bakmak istiyorum, bir sürü ülkede barış süreci için önemli olan şey uluslararası pozisyondur. Mesela şu anda Başkan Chavez de barış istiyor değil mi? Nasıl bir ilişkisi var FARC ile Venezüela'nın? Yani şu anda uluslararası durum nasıl barış için? Özellikle Latin Amerika için?

Ricardo Téllez: Kolombiya süreci şu anda bir evrensel plebisit durumunda. Çünkü Birleşik Devletler hükümeti Kolombiya barış görüşmesi karşısında memnun (alaycı gülümseyerek). Avrupa Birliği de böyle bir açıklama yaptı. Papa da, Roma da memnuniyetlerini bildirdi. Birçok Latin Amerika ülkesi de bu süreç ile birlikte olduğunu bildirdi. Aynı zamanda başkan Chavez bu konuda çok duyarlıdır halkların kaosuna, yoksulluğuna karşı, insanlığa karşı o da çok memnun Kolombiya'da böyle bir müzakerenin başlamasına. Aynı zamanda Chavez bu diyalogun yürümesi için doğrudan destek sunmaktadır. Kolombiya'da çatışmaların olması diğerini doğrudan etkilemekte çünkü bir sınırı paylaşan ülkelerdir. Bütün Latin Amerika'yı etkilediği gibi. Bu çatışmaları sürdüren Başkan Urribe'nin komşular ile çatışma durumunun ortaya çıkması gibi. Ekvador'da 500.000 Kolombiyalı göçmen vardır. Aynı sayıda insan Venezüela'da. Panama'da yine Kolombiya'dan kaynaklı bu durumun etkisi çok yüksek ve aynı zamanda Avrupa'da bu kan dökücü politikalar nedeniyle yaşamak zorunda olan bir sürü insan var. ABD'de yaşayan Kolombiyalı topluluk da bu çatışmalara karşı ve bunun da uluslararası etkisi çok. Bu nedenle bu diyalog için çok yıl beklendi. Şu anda, çok kısa zaman önceye kadar, bize bir terörist örgütlenme diye söz edenler, bir geceden sabaha bakıyorsun 'teröristler' nerede? Bu çok ironiktir Kolombiya Başkanı için. Bu sorunun karakterinin politikliğini, bu durumun nasıl olduğunu yoldaş açıkladı. Bu durumda terörist tanımlaması sona eriyor ve ABD de, Avrupa Birliği de bizle, 'terörist örgütlenme' ile bir çıkış arıyor. Hiçbir devlet teröristlerle, uyuşturucu trafiği yönetenlerle bir masaya diyolog için oturmaz. Biz devrimci bir örgütlenmeyiz, askeri politik bir örgütlenmeyiz, fakat aynı zamanda bizim bir çatı altında toplanan bir cephemiz var, açıkladığımız. Çünkü biz hükümetle ilk kez diyaloga başlamadık bunun daha öncesi de var. Brezilya'dan, Ekvator'dan, Panama'dan, Arjantin'den delegelerimiz var, yanı sıra Meksika'dan, İsviçre'den, İspanya'dan, Fransa'dan, İtalya'dan bizi FARC olarak tanıyan delegeler var, yani bütün bu ülkeler FARC'ı tanıyorlar ve kendi düşüncelerini iletiyorlar, bizim düşüncemizin ne olduğunu ise bir mesaj olarak diğer ülkelere anlatıyorlar, sürece dahil oluyorlar.

M.Y.: Doğru. Tabiî ki uluslararası durum çok önemli. Ben Nikaragua'daki, El Salvador'daki, Guatemala'daki kumandanlara sormuştum, şu anda bu ülkeler dehşet verici durumdalar... Ekonomik olarak çok büyük yoksulluk var, her gün en az 20 kişi ölüyor, yoksulluktan, uyuşturucu trafiğinden ve diğerlerinden. Mesela ben Guatemala da da sormuştum; 'Siz çok güçlü iken (belki de zafere yakın) barış imzaladınız. Neden? Kumandanlar bir sürü neden sayıyorlardı ve ekliyorlardı; 'El Salvador bizden daha güçlüydü ama daha önce onlar imzaladı' Aynı soruyu El Salvador'da sorduğumda, Roberto Canas'a, diğer kumandanlara, Nikaragua devrim yapmış bir ülkeydi ama 1991'de barış imzaladı' diyorlardı. Sonra FMLN'nin barış anlaşması imzalamak durumunda kaldığını, sonra da Guatemala. Yani uluslararası durumun çok önemli olduğunu söylüyorlardı. Benim sorum şu, uluslararası durum sizi barış yapmaya sürüklüyor mu?

Ricardo Téllez: Her ülke bir süreç yaşıyor ve bütün devrimciler bu düşüncelere sahip olma haklarına sahipler. Biz bu konuda çok çalıştık. El Salvador'da neler oldu? Nikaragua devrimini inceledik. Guatemala'da URNG'nin mücadelesini inceledik. Bunun yanı sıra dünyanın diğer ülkelerindeki devrimleri de inceledik. Sovyetler Birliği 1917 Bolşevik devrimini, Çin devrimini, Vietnam devrimini, Küba devrimini... Aynı zamanda şu andaki Venezüella Bolivarcı devrime de çok sempati duyuyoruz. Bunların hepsi örnektir, bütün devrimler, hepsinden bir şey öğreniyoruz ama bir de bizim Kolombiya devriminin düşüncesi var. Silahlı mücadeleyi biz bulmadık ama şimdi hükümetin en üstekileri ile, Birleşik Devletler ile masaya oturuyoruz. Biz bir direniş savaşı sürdürüyoruz ve biz deklere ettik ki, biz Marksist-Leninist-Bolivarcı bir hareketiz. Bizim mücadelemiz bütün bu mücadelelerin bir kombinasyonudur. Şu anda politik çevrenin değişmesiyle masaya oturduk ve bütün bu savunduklarımızı ortaya koyacağımız, cinayetlerin olmadığı daha gerçek bir demokrasi için. Biz bir ideolojiye sahibiz ve şu anda, bu masaya oturarak, politik bir netlik yaratmaya çalışıyoruz. Biz uzatmadan, hiç bir şeyden feragat etmeden bir sosyalist Kolombiya yaratacağız. Bütün karakterinin kendisine özgü olduğu, bu halkın olduğu. Bütün bunlar çok objektiftir. Biz bütün Orta Amerika'nın 1980-90 sürecini analiz ettik. Hangi benzerlikler var Guatemala ile, El Salvador'da nasıl kriminal bir ortam doğdu? Böyle oldu çünkü var olan problemlerin kesin çözümlerine ulaşılamadı. Bunun için de gerilla hareketinin sona ermesinden sonra tahminleri tutmadı ve Orta Amerika'nın değişen durumu anlaşılamadı. Bu yüzden bazı şeyler değişti ama hepsi değil. Aynı zamanda hükümetleri de etkileyen çeteler ortaya çıktı. Bu yüzden yine bu tip hükümetler nedeniyle ABD, Orta Amerika da o ülkelerin iç işlerinde hep oldu.

 M.Y.: Ne dersiniz Sovyetler birliğinden sonra Marxsist- Leninist bir sistem mümkün mü? Sosyalist bir ülke mümkün mü?

Ricardo Téllez: Bir başka tartışma Sosyalizm nedir ya da Reel sosyalizm? Biz şunu çok iyi anladık, yeni büyük bir model yaratmak ,bir toplum yaratmak uzun bir süreçtir. Sovyetler Birliği'nde eğitim, sağlık, bilim, teknoloji, eşitlik, toprağın paylaşımı bütün bunlarda önemli bir süreç yaşandı ama daha sonra tek başına bu süreci taşıyamamıştır. Sovyetler Birliği ordusu insanlığı kurtaran bir ordu oldu. İnsanlığı askeri çizmelerin altından aldı. Bu savaşta 20 milyon insanını kaybetti. Bir halk ki 170 bin yerleşim yeri yok oldu. Bir halk ki o kadar yıkılmış yeri, yeniden inşa ederek uzaya gitti. Burada köylüler, Sovyetler birliğine bakarak, böyle bir toprak reformunun mümkün olabileceğini anladı. Bütün Latin Amerika anladı ki eğer sosyalizm inşa edilebilirse daha iyi bir dünya olabilir. Kapitalizmde bütün bunlar için para ödemek zorundasınızdır. Şu anda kapitalizm total bir kriz yaşıyor. Bir devlet krizi, bir askeri kriz, bir ekolojik kriz, bir enerji krizi, bir ahlaki kriz, bir değer krizi, bir politik partilerin krizleri, bir kriz ki fiilen her yakada açlığın, milyonlarca insan yaşamının, insan haklarının yok olduğu. Bunun sadece burada değil bütün topraklarda, böyle olduğunu söylüyoruz. Biz devrimci hareket olarak bütün gezegende, bütün toprağın, bizim, işçilerin olmasını istiyoruz. Tabi ki böyle durumda, onlar da her zaman, bütün muhaliflere saldırıyor, dünyanın neresinde olursa olsun. Bizim şu iddiamız var; eğer her hangi bir ülkenin halkı isyan ettiğinde… 30-40 yıllık neoliberalizm, kafayı ve kalpleri süpürüp attı. Geleneksel sınıf mücadelesini savurdu. Nasıl bir devrim? Nasıl bir yeni devrimci parti politikası? BM tarafından kabul edilebilecek nasıl bir silahlı hareket? Terörist diye tanımlamayacağı. Bu süreçte bütün özgürlükçü düşünürler köşeye çekildi. Bütün ülkelerin askeri uzmanları Kolombiya'ya geldiler. Kolombiya, Latin Amerika'nın en büyük ordusuna sahip... 500.000 silahlı adam. Yüzde yirmisinin doğrudan şu anda savaşta olduğu. Yeni tugaylar kuruyorlar. Uyuşturucu alıp satıyor, helikopterler, uçaklar satın alıyor, İsrail'den yeni teknik silahlar alıyorlar. Sizin ülkenize, Türkiye'ye çok yakın! Aynı zamanda İngiltere'den katiller getiriyorlar. Tabii ki Kuzey Amerika ordusu, katiller, paraları... ABD'nin doğrudan katıldığı bir savaş bu. Bütün bunlar Kolombiya halkına karşı bir savaş, bunu biliyoruz, aynı zamanda biliyoruz ki Filistinlilere karşı, aynı zamanda benzerini Kürt halkına karşı sürdürüyorlar. Bu yüzden biz selamlarımızı, en içten dayanışma duygularımızı gönderiyoruz çünkü bunun nedeni aynı bizimkiyle.Bütün dünyada aynı bu. (kollarını birleştiriyordu) Yani diyoruz ki hepimiz bir araya gelmeliyiz.

************

M.Y.: Şu anda FARC silahlı mücadele sürdürüyor. Ne dersiniz silahlı mücadele olmadan, sosyalizm gerçekleşebilir mi?

Olmedo Ruiz: Sosyalizm silahlı mücadele edilmeden gerçekleşebilir mi? Sosyalizm bir halkın özgürlük için mücadele etmesidir. Bunda diyebiliriz ki esas mesele şu ya da bu yol ile sisteme karşı mücadele etmektir. Bu hükümete, devlete karşı bir mücadele. Halkın burada şu ya da bu biçimi ile mücadelesi haktır. Halk hakları için mücadele eder. Bunu hükümet kabul ediyorsa sorun yok. Bunda bir demokratik yol izlenir. Bu halkın örgütsel mücadelesini yaratır. Yine halk için şunu diyebiliriz; Devrimciler savaş için mücadele etmezler. Yaşamak için, yaşam için mücadele ederler. Yaşam için mücadele ederler, onurlu bir yaşam için mücadele ederler. Mutlu bir yaşam için, herkesi aynı şanslara sahip olduğu, onurlu ve insani bir yaşam...

M.Y: Şu anda bayağı bir gerilla var değil mi, dağda? 15.000 kadar değil mi? Ne kadar gerillası var FARC'ın şu anda dağda?

Olmedo Ruiz: Hayır. Hayır sayı önemli değil. Önemli olan sayısı değil, bizim bir halk örgütlenmesi olmamızdır ki bu gerillanın sayısından daha önemlidir. Biz halkın ordusuyuz, halkın ordusu. Biz köylülerin kalbindeyiz, biz öğrencilerin kalbindeyiz, aç evlerin kalbinde, emekçilerin kalbinde. Biz bütün halkın özgürlüğü için mücadele ediyoruz.

M.Y: Peki eğer barış imzalanırsa gerilla ne yapacak?

Olmedo Ruiz: Eğer barış imzalanırsa mı? Eğer barış imzalanırsa gerilla bu koşullara uyacaktır. Bu kaos biterse, ortadan kalkarsa ki biz zaten bunun için mücadele ediyoruz. Biz mücadele ediyoruz çünkü bütün olasılıkları deniyoruz. Diyebiliriz ki kaos biterse, yani eğer açlık yok olacaksa, şiddet yok olacaksa, ülkenin her yerinde baskı yok olacak, ülkede yaşam olacaksa, eğitim ve iş olacaksa ve mutlu olunacaksa, onurlu bir yaşam olacaksa başka ne lazım ki? Biz de diğer kardeşlerimizle bir oluruz. Silahlı mücadelenin, nedeni sistemdir.

M.Y: Özel bir mesajınız var mı? Kürt halkına, Kürt hareketine, Türkiye'deki devrimcilere?

Olmedo Ruiz: Türkiye çok özel selamlarımızla. Kalplerimizdeler. Onlar ve biz aynı mücadeleyi sürdürüyoruz. Bu benzer sisteme karşı zaferlerini istiyoruz. Bizim mücadelemize davet ediyoruz. Kim mücadele ediyorsa... Kim isyan ediyorsa... Avrupa'nın ya da dünyanın her ne köşesinde mücadele eden herkesi birlikte olmaya davet ediyoruz.
 
Kod adıyla Komutan Ricardo Téllez - vardı. FARC-EP'nin dış işleri bakanı diye adlandırıyorlardı. Delegasyonun sözcülerindendi. En son Chavez ile görüştükten hemen sonra, Kolombiya tarafından satın alınmış, Venezüella gizli servisi ve polis şefleri tarafından kaçırıldı. Kolombiya'ya teslim edildi. Chavez bunu öğrenince yer yerinden oynattı. Gizli servis elemanları ve polis şeflerinden kaçamayanlar, tutuklandı. Venezüella, Kolombiya elçisini geri çekti. İki ordu sınırda alarma geçti. Savaş durumu ilan edildi. Bir süre sonra FARC-EP'nin elinde uzun süredir rehine olan Fransız asıllı Kolombiya kadın başkan adayı Betancourt serbest bırakıldı ve Ricardo Téllez de.
 
Simón Trinidad
Bizim görüştüğümüz Ricardo Tellez ile birlikte FARC-EP'nin Iván Márquez, Andrés París'nin dışında 4 ana görüşmecesinden içinde Simón Trinidad da var. ABD de Colorada eyaletinde tutsak olan Simon Trinidat için geçtiğimiz günlerde FARC-Ep serbest bırakılmasını ya da en azından video konferans ile müzakerelere katılmasını talep etti. FARC-EP liderlerinden biri olan Simon Trinidat çok ilginç bir yaşama sahip. Büyük toprak sahibi, köklü bir aileden gelen Simon Trinidat, Bogota ünüversitesinde ekonomi okuduktan sonra Harvard üniversitesinde eğitimini sürdürdü. Ülkesine döndüğünde üniversite de profösörlük yanından bir bankanın üst düzey yöneticiliğini de yapıyordu. Liberal partinin önemli ailelerinden birinden gelmesine rağmen Marxsist- Leninist bir entelektüel grup örgütleyerek, politik mücadelede yer aldı.1987 yılındaki köylü grevinden sonra müdürü olduğu bankanın 30 milyon pesosuyla birlikte kaçarak FARC-EP ye katıldı. Gerilla hareketinin Carayipler bölgesinde sorumluluklar aldı. Ayrıca 1999-2002 yılı arasında ki hükümet ile müzakereler sırasında da FARC-EP nin delegelerinden biriydi. 2004 yılında başına ödül konduğu için Ekvator'dan kaçırılarak Kolombiya hükümetine teslim edildi. Hükümet onun karşılığında FARC-EP elinde bulundurduğu 60 politik rehinenin serbest bırakılmasını istedi. Bu kabul edilmediğinde, yasadışı olarak ABD'ye teslim edildi. ABD bankasının soyulması ve üstüne yüklenen ABD vatandaşlarının kaçırılması olayları nedeniyle 60 yıla mahkum olarak ABD de tutsak olan Simón Trinidad dünyanın diğer ucunda bir başka gerilla hareketinin tutsak müzakerecisi durumunda ve en azından video konferans ile görüşmelere katılması bekleniyor.

*** Röportaj, Metin Yeğin'in facebook sayfasından alınmıştır...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder