4 Şubat 2013 Pazartesi

FARC-EP GERİLLALARI İLE BARIŞ GÖRÜŞMELERİ ÜZERİNE-1


Röportaj: Metin YEĞİN- Merve Tuba TANOK

 GERİLLANIN BARIŞI - KOLOMBİYA
"Biz diyalogun bir başka etabına geçtik. Gizli buluşmaların ardından, araştırma-inceleme görüşmelerinden sonra bütün bunların sonucu olarak şimdi bir masada buluştuk. Biz ve Kolombiya hükümeti, Kolombiya'nın sosyal problemini sona erdirmek için görüşmeleri kesintisiz olarak sürdürme anlaşmasına vardık."



Bu topraklarda barış (!) süreci başladığından beri dünya deneyimlerini aktarmaya çalıştım. Guatemala'da URNG, El Salvador'da FARC, Meksika'da Zapatistaların, 'Gerillanın Barışı'nı, halkların bugününü. Bu sefer görüştüklerimiz ise Fuerzas Armadas Revolucionaria de Colombia-Ejercito del Pueblo FARC-EP. Kumandan Ricardo Téllez, Marcela Gonzales, Noel Peraz, Olmedo Ruiz ile Kolombiya'da gerillanın barışı.
Dünyanın en büyük gerilla hareketlerinden biri FARC-EP yine dünyanın en vahşi devletlerinden biri olan Kolombiya devleti ile müzakere masasında barış görüşmeleri yapıyor. İlk görüşmelerin ardından Oslo'da bir araya gelen Kolombiya Santos hükümeti ve FARC-EP delegeleri müzakereye Küba'da devam etme kararı almışlardı. Yaklaşık 50 yıl süren mücadele ve savaşın sonunda, bugün devam eden müzakereler barışı getirecek mi? FARC-EP gerilla hareketi ne istiyor? FARC-EP gerilla hareketinin komutanları ve delegasyonu ile barışı konuştuk. Onların deyimiyle 'belki uzak ama kalplerimizin çok yakın' olduğu bu topraklara da barışın inşasına katkısı olması umuduyla. Barış! Eşitlik, Özgürlük, Adalet ve Barış...

********
Ricardo Téllez: Öncelikle Kolombiya devrimci silahlı güçleri- Halk ordusundan bütün Türkiye'yi selamlıyorum. Şu anda çok uzaklardaki topraklardan gelen bir gazeteciyle konuşuyorum ama aynı zamanda bizim kalbimize çok yakın topraklardan. Türkiye her zaman güzel duygular yaratıyor bizim imajımızda. FARC olarak biz bu yeni yüzyılda, Türkiye ile sizinle güzel ilişkiler sürdürmek istiyoruz her zaman...
Biz diyalogun bir başka etabına geçtik. Gizli buluşmaların ardından, araştırma-inceleme görüşmelerinden sonra bütün bunların sonucu olarak şimdi bir masada buluştuk. Biz ve Kolombiya hükümeti, Kolombiya'nın sosyal problemini sona erdirmek için görüşmeleri kesintisiz olarak sürdürme anlaşmasına vardık. Ancak bu görüşmeler uluslararası medyanın izlemesine kapalı görüşmeler. Sizden bunu anlamanızı da istiyoruz. Şunu söyleyebilirim ki çok çalışıyoruz, mesela bugün Kolombiya tarım politikasını kapsamlı olarak konuştuk. Bu tartışmaları Kolombiya'nın bütün örgütlenmelerinin paylaşmasını istiyoruz. Öğrencilerin, köylülerin, İndianların, öğrenci hareketinin, köylü hareketinin, üniversitelerin, arabulucuların,gazetecilerin, entelektüellerin, sanatçıların, paylaşmasını istiyoruz. Kasım 16-17-18'in de görüştük ve diğerlerini de bütün olarak ortaya koyarak görüşeceğiz. Şu anda bir yol haritası belirleyerek, bir ajanda ortaya çıkarmak istiyoruz. Bu gelecek 15 gün bu şekilde devam edecek ve mekanik bir iskelet ortaya çıkacak.
Şunları işlemek istiyoruz, (1)neoliberal durum, (2)iletişim ve lojistik durumun tespit edilerek masaya taşınması... Bütün bunları kapsamlı olarak ortaya koymak ve daha iyisini nasıl gerçekleştireceğimizi tartışmak ki en önemlisi bu tartışmaların daha sonra nasıl derinleştirileceğidir.

M.Y: Ancak ilginçtir ki diğer görüşmelerde öncelikle ateşkes ilan edilirdi, yapılırdı. Ancak burada, Kolombiya hükümeti bunu yapmadı. Bu 'barış süreci' için ilginç değil mi?

Ricardo Téllez: Evet bu çok, çok önemli bir noktaya temas eden bir soru. Öncelikle biz FARC için en önemli şey ülkede daha fazla insanın yaşamını yitirmemesidir. Daha çok kan dökülmesini, daha çok insanın sakat kalmasını engellemek, ülkenin halk için daha iyi duruma dönüşmesini sağlamaktır. Biz halkın iyiliği için böyle bir öneride bulunduk. Ama Kolombiya hükümeti, bu hükümet ülkede binlerce bu tür operasyon yapan, kan dökülmesine yol açan bir hükümettir. Hükümet halk için daha iyi olacak öneriyi kabul etmedi. Biz, FARC-EP, ölümlerin hemen durması için bu öneriyi sunduk. Bunu halka da açıkladık; Eğer Kolombiya orduları saldırmazsa, Kolombiya'da iki ordu vardır; biri resmi Kolombiya ordusu diğeri ise Kolombiya Silahlı Devrimci Güçleri- Halk Ordusu(FARC-EP), 70 günlük bir süre içinde, 20 Kasım'dan 20 Ocak 2013'e kadar süren bir ateşkes ilan edildi. Bu durum masada daha iyi bir ortamın doğmasına neden olacaktı. Bu durumda biz, bulunduğumuz yerlerde olacağımızı söylüyoruz ama Kolombiya hükümeti kriminaldir, halkına inanmayan bir hükümettir ve bu yüzden askeri operasyonlarını devam ettirmekte; bombardımanlarını sürdürmekte, aynı zamanda adli soruşturmalarla halkın içinde legal mücadele edenlere de saldırmakta. Bu hafta içinde Callas bölgesinde ve Risararda bölgesinde mücadele eden halka saldırdılar ve aynı zamanda ülkenin diğer bölgesinden halkı savunan bir lideri de öldürdüler..

M.Y: Diğer ülkelerde barış sözleşmelerinde, sözgelimi El Salvador, Guatemala gibi ülkelerde, ilk olarak insan hakları ihlallerine ilişkin konularda anlaşma sağlandı. Ancak Kolombiya'da başkan Santos, paramiliterlerin eski sorumlusu durumundaydı değil mi? Birçok insan hakları ihlallerinden sorumlu. Nasıl kabul edilebilir? Nasıl barış devam edebilir?

Ricardo Téllez: Kolombiya zor bir süreç yaşayacak. Biz FARC, bu süreç içinde, silahlı çatışmaya son verene ve kanı durdurana dek diyalogu kesmeme kararı aldık. Bu, tam anlamıyla barışın gelmesi demek değildir. Şuan için çatışmaların durması demektir temel olarak fakat barışın inşa edilmesi için ciddi bir politik reforma, ekonomik, sosyal, kültürel, çevresel ortama, yani genel, bir politik bir ortama ihtiyaç vardır. Diğer yandan öncelikle bir çalışma koşullarında reformuna gerek vardır. Sağlık konusunda, yaşama koşullarında, eğitimde, toprakta ve halkın genel yaşantısında ve bunun yanında silahlı kuvvetlerde de bir reforma ihtiyaç vardır. Çünkü Kolombiya, ki ulusal güvenlik ile devletin aynı şey olduğu tek ülkedir. Latin Amerika'daki güvenliği de Kolombiya devletine değil onun dostuna devredilmiştir. Bütün bunlar bir felsefi düşünce doğurur; bu Kolombiya'da halkın üstünde ordu, onun üstünde Kolombiya Devleti ve onu destekleyen Birleşik Devletler, Kuzey Amerika olduğu düşüncesidir. Bu durum, halkın silahlı mücadele yolunu sürdürmesini ortaya çıkarmaktadır. Şu anda Kolombiya, her ülkeden daha fazla direnişin yaşandığı ülkedir. Kolombiya'da 6 milyon topraklarından atılmış köylü bulunmaktadır. Cezaevleri halkın mücadele edenleriyle doludur. Şu anda cezaevlerinde 80 bin mahkûm vardır. 15 000 politik tutuklu, politik mücadelenin önemli bir kesimi tutsaktır. Bunun, nasıl olduğu anlaşılamıyor ama, bu Kolombiya'da ne kadar fazla mücadele eden insan olduğunu da gösteriyor. Kolombiya'da kan akmaya devam ediyor. Ölümler devam ediyor. Aynı zamanda paramiliterler, devletin bir resmi kurumu olarak, onun bir aracı olarak kullanılmakta ve mücadele eden halkı katletmekteler. İnsan hakları savunucularını, köylü liderlerini, sendika liderlerini. Bu aynı zaman da, öte yandan nasıl bir Kolombiya olmasını göstermektedir. Bununla birlikte, altını çizerek, uluslararası dayanışmaya da mutlaka ihtiyaımız olduğunu da deklare ediyoruz. FARC ve Kolombiya halkı daima, daima dayanıştı. Hangi ülke olduğu önemli değil ya da hangi kıtada olduğu ama şu anda bütün dünya halklarıyla dayanışmaya ihtiyacı vardır. Bu sadece FARC için değil, suç örgütlerinin saldırılarına maruz kalan bütün herkes için, silahsız olarak mücadele eden halk için de söz konusudur.

M.Y: Bir diğer soruyu size sormak istiyorum. (Kumandan Olmadia'ya) Son yıllarda Kolombiya hükümeti birçok FARC kumandanını, liderini öldürdü. Şimdi diyorlar ki FARC çok kuvvetli değil…

Olmedo Ruiz: Evet onlar halka böyle bilgiler veriyorlar. Biz bir gerilla mücadelesi sürdürüyoruz ama biz sadece silahtan ibaret değiliz. Biz sürekli olarak şiddete tabi kalıyoruz. Biz temel meselenin çözümü için silahlı mücadele sürdürüyoruz. Fakat silahlı mücadeleyi kendimizi korumak için yapmıyoruz. Silahlı mücadele, halkın bu sistemi değiştirmek için zorunlu olarak seçtiği bir yöntem. Bu yüzden onların düşüncesine göre bizim masaya oturmamızın nedeni bu. Bizim askeri bir rotamız var fakat kalıcı olarak bir örgütlenme halindeyiz ki bu kapasiteye sahip, bizim yolumuzda yürüyecek birçok kardeşimiz var. Bu nedenle bir kumandan kaybettiğimizde binlercesi yerine gelebilir. Çünkü buna her gün hazırlıklıyız. Çünkü lider olmak, bir yoldaşın ölümünden sonra onun yerini dolduracak, bu yolda çatışmayı sürdürecek insanları hazırlayabilmektir. Burada biz şunu açıkça diyebiliriz; birçok deneyime sahip devrimci bir örgütlenmeyiz. Çok büyük mücadele kapasitesine sahip bir örgütlenmeyiz. Silahlı mücadele, askeri mücadele ve aynı zamanda halk mücadelesi sürdüren bir örgütlenme. Biz, işçileri, bu ülkenin en yoksullarını savunabilme, kapasitesini temsil eden bir örgütlenme olduğumuzu deklare ediyoruz.

M.Y: Ayrıca 'FARC-EP uyuşturucu trafiği ile ilişkilidir' deniyor.. Ne diyorsunuz bu konuda?

Olmedo Ruiz: Evet bu konuda yine egemenler halkı yanılgıya sürüklemek istiyorlar. Biz defalarca açıkladık, bizim uyuşturucu ticaretiyle hiçbir ilişkimiz yok. Hiçbir uyuşturucu ticareti ile hiçbir bağlantı… Biz, köylülerin bunu** yetiştirmeye ihtiyaçları olduğunu söyledik. Çünkü devlet buna zorunlu kılıyor, onlara yetiştirmeleri için başka bir alternatif tanımıyor. Ayrıca bu türü yetiştirmeleri sadece politika değil bir sosyal durumdur, bu sistemin sonucudur, şayet sistem onlara yaşamlarını sürdürebilecekleri alternatif bir ürün yetiştirme yolu tanısa bu değişebilir. Fakat bu ticaretten esas köylüler değil otoriteler ve sistem yarar sağlamaktadır. Bu uyuşturucu ticaretini sistem kabul etmektedir. Askerler taşındığını bilmiyorlar mı? Bunu diğer ülkelere kim taşıyor? Bunu devletin yaptığını söylüyoruz. Uyuşturucuya, bütün buna izin verenlerin devletin içinde olduğunu görürsünüz bu yüzden devletin kovuşturmaları, burjuvazinin politik partileri, aynı zamanda silahlı kuvvetleri, ordu, onların polisleri, polis şefleri, bürokratlar, bunlar narko-trafiğin içindedirler. Buna devlet başkanları da dâhildir. Eski devlet başkanı Senyor Urribe uyuşturucu ticareti ile çok bağlantılıydı. Bir mafya devleti bu. Bu yüzden bu, devletlerin kolonyal biçimidir. İsviçre'de düzenlenen bir kampanyada görünen şey, savaş kışkırtıcılarının, halka karşı savaşanların, uyuşturucu trafiği yaptıklarıdır. Buna karşı mücadele adı verilerek, narko- trafik, emperyalizm tarafından yurdumuza girmek için bir bahane olarak kullanılıyor. Kolombiya'ya ilişkin bir politikadır bu. Güya uyuşturucu trafiğine karşı mücadele ediliyor ama aslında muhaliflere karşı askeri müdahale yapılıyor. Kolombiya ve bütün kıta politik olarak askeri bir hegemonya altına alınmakta.
**Köylülerin bu alanda Koka yetiştirmektedirler. Doğal Koka doğrudan çay olarak tüketilen, uyuşturucu olmayan bir bitkidir. Latin Amerika da bir söz vardır. Kokadan iki kötü şey yapılır. Coca Cola ve kokain ikisini de biz değil ABD yapılıyor.

M.Y: Şimdi başka soru sormak istiyorum, (Noel Peraz'e,) şu anda hükümet barış istiyor. Hükümet neden barış istiyor?

Noel Peraz: Öncelikle Türkiye'ye FARC-EP'den selamlarımızı söyleyerek başlamak isterim. Hükümet bizi zayıflatacağını düşünerek 'Plan Patriota' ve 'Plan Kolombiya'yı uyguladı ve son 10 yıldır bizi askeri olarak yok edeceğini zannetti ama bunu gerçekleştiremeyince zorunlu olarak masaya oturarak bir başka mücadele biçimi sürdürüyor.

M.Y: Şu anda FARC-EP bir bölümü kontrol ediyor ki burası çok önemli bir yer. Mesela burada petrol var, doğal gaz var ya da çok miktarda su var değil mi? Ne dersiniz, neden burjuvazi barış istiyor? Çünkü burjuvazi çok uzun yıllar savaş istedi değil mi?


Noel Peraz: Kolombiya devleti, hükümeti şu an için FARC ile var olan 'problem'den bir çıkış arıyor. En çok ilgilendikleri durum uluslararası şirketlerin ülkenin doğal zenginliklerine olan ilgisi. Bunun cevabı bu olabilir, Kolombiyalılar için. Bu yüzden biz barış isterken yaptığımız sıkı çalışmaları sürdürerek, bizi, Kolombiyalıları daha mutlu edecek bir çıkış bulmalıyız.

M.Y: Peki sizce Kolombiya halkı da barış istiyor değil mi?
Noel Peraz: Kolombiyalılar daima bunu savundu. Çok büyük bir çoğunluğu savaşı istemedi. Adil işleyen bir devlet istedi.

M.Y: Siz bir kadınsınız (Marcela Gonzales'e) ve bir gerilla komutanısınız. Özellikle kadınlar savaşı istemiyor değil mi? Özelikle aşağı yukarı 50 yıldan fazla bir zaman sonra. Ne dersiniz bu görüşmelerden sonra barış olacak mı?


Marcela Gonzales: Biz gerilla hareketi olarak barış ve sosyal adalet istiyoruz. Bunu açarsak, Kolombiyalıların onurlu bir yaşam sürdürmesi; tutsak olmaması, başının üstünde bir çatısının bulunması, çalışabileceği bir toprağının olması, erişimin bir parçası ve politik yaşama katılabilme hakkını kullanarak ülkenin yaşamını savunabilmesidir. Şu anki burjuva hükümeti, kapitalistlerin, büyük toprak sahiplerinin ve uluslararası şirketlerin hükümetidir. Çok zengin bir yurdumuz var ama insanların yaşamı genelde, daha çok yoksulluk ve sefalet içinde. Biz bu yüzden bu durumdan çıkış için silahımızı kullanıyoruz ve bu yüzden bir kadın gerilla oluyor. Bu nedenle, bu düşünceye karşı, hükümetin manifestosuna karşı bu durum çok zor çünkü onlar silahla çözmeye çalışıyorlar ve bu durumu çok zorlaştırıyor. Biz bu masada bütün Kolombiya'nın her alanın, milyonlarca insanın yararlanacağı, herkes için verimli bir sonuca ulaşmak istiyoruz.

*FARC-EP delegasyonu ile müzakereler esnasında ki en uzun röportajdan biri olan bu görüşmeyi gerçekleştirmemizi sağlayan Monica G'ye ve Hasan Güler' e teşekkürlerimizle, selamlarımızla.

***Röportaj, Metin Yeğin'in facebook sayfasından alınmıştır.                            

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder